82. Oscar Ödülleri Açıklandı


Neil Patrick Harris'te her taşın altından çıkmaya başladı. Harris, müzikal bir şov sunduktan sonra Steve Martin ve Alec Baldwin'in stand-up şovu başladı. Üzerinde çok çalışılmış gibi otomatiğe bağlamış ve bu yüzden soğuk görünen, pek de komik ve başarılı olmayan bir şov sundular. Bu kadar iç içe insanlardan ve deneyimli komedyenlerden daha samimi ve sıcak bir şov beklemiştim. Gerçi geçen seneki gibi komple müzikal olmasından iyidir herhalde. Gülmekten kırılmasak da gülümseyebildik.

Ödüllere gelirsek;
Orijinal Senaryo hayal kırıklığıydı. The Hurt Locker'ın nesi orijinal pek anlayamadım. A Serious Man ve Inglourious Basterds dururken çok yanlı bir ödül oldu. Ayrıca ödülü alan adamın askerlere selam çakması çok ucuz bir numaraydı. Zaten Hurt Locker'ın ödüller için ne kadar agresif bir kampanya yürüttüğünü biliyoruz. Uyarlama Senaryo'yu ise Precious'a kaybetti District 9. Benim için sürpriz oldu ama sevindim yine de.

En İyi Kurgu ödülünü The Hurt Locker adına alan arkadaşlar da Paramız yoktu, bir çilekeş anamız vardı ama yine de başardık muhabbetiyle vurmaya çalıştılar. Duyan da Afrika'nın ücra bir köşesinde çıkıp çektiler de Oscar aldılar sanacak. İlk kez gördüm böyle bir olay. Böyle rezillik olur mu! İlk kez mi film çekiyor bunlar? Allah'ın görgüsüzleri!

Yardımcı Oyuncu kısmında ise sürpriz yaşamadık. Waltz ve Mo’Nique aldı beklendiği gibi.

En İyi Oyuncu kısmında da yüzümüz güldü. Jeff Bridges'in alacağı belliydi, hak etmişti. Aldı da. Hep sevdiğim bir oyuncuydu kendisi. Sandra Bullock'a da kesin demiştim. Aldı tabii ki.

En İyi Yönetmen ödülü için gönlümden Cameron geçiyordu ama Kathryn Bigelow ödülü kaparak bu ödülü alan ilk kadın oldu.

En İyi Film ödülünü ise The Hurt Locker aldı. Aday olduğu 9 daldan 6'sını kazandı. Yazık oldu açıkçası. Aldığı ödülleri, yaptıkları kampanyaya ve Amerikan propagandasına bağlıyorum. Yoksa sanmıyorum ki 1-2 taneden fazla ödül alsın. Zaten uzaklarda onları öcülere karşı koruyan Amerikan askerleri ağızlarından düşmedi tören boyunca. Cılkını çıkarttılar olayın. Bu kadar ucuzlatılmaz bir olay.

Neyse ya;
Zaten böyle sinir olmadan geçirsek, gönlümüzdeki filmler kazansa, adını Oscar koymazlardı. :)

Ek: Beğendiğim bir yazar şöyle yazmış: "20 yıl sonra geriye bakıp, Avatar bu Oscarları nasıl alamadı diye soracağız. Kimse The Hurt Locker'ı hatırlamayacak bile"
Eline sağlık diyorum. :)

Komple liste şöyle:

  • En İyi Film: The Hurt Locker
  • En İyi Yönetmen: Kathryn Bigelow - The Hurt Locker
  • En İyi Erkek Oyuncu: Jeff Bridges - Crazy Heart
  • En İyi Kadın Oyuncu: Sandra Bullock - The Blind Side
  • En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christoph Waltz - Inglourious Basterds
  • En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Mo’Nique - Precious: Based on the Novel “Push” by Sapphire
  • En İyi Özgün Senaryo: Mark Boal - The Hurt Locker
  • En İyi Uyarlama Senaryo: Geoffrey Fletcher - Precious: Based on the Novel “Push” by Sapphire
  • En İyi Sinematografi: Mauro Fiore - Avatar
  • En İyi Kurgu: The Hurt Locker
  • En İyi Sanat Yönetmenliği: Rick Carter & Robert Stromberg & Kim Sinclair - Avatar
  • En İyi Kostüm: Sandy Powell - The Young Victoria
  • En İyi Film Müziği: Michael Giacchino - Up
  • En İyi Orijinal Şarkı : The Weary Kind - Crazy Heart
  • En İyi Animasyon: Up
  • En İyi Belgesel: The Cove
  • En İyi Görsel Efekt: Avatar
  • Yabancı Dilde En İyi Film: El Secreto De Sus Ojos - Arjantin

4 Yorum Yapıldı:

Barakuda dedi ki...
The Hurt Locker ekibinin antipatikliğine kesinlikle katılıyorum.. Bu durum filmin vasatlığıyla da birleşince bana düşen ızdırap çekmek oldu sadece..

ama şu cümleyi anlayamadım: "Gerçi geçen seneki gibi komple müzikal olmasından iyidir herhalde."

daha 1 saat önce hugh jackman'ın şovunu izledim yine youtube'dan, yine hayran kaldım.. törene dinamizm katan ve tüm insanların daha bir rahatlamasını ve samimiyeti arttırmalarını sağlayan bir etkendi.. şahsen ben de dünkü gibi durağan sunumları sevmiyorum pek.. kişiye göre değişir tabii :)

Unknown dedi ki...
Heh, işte ben öyle bir yakınlık ve samimiyet, ama daha az müzikal, daha çok muhabbet ve güzel espri bekliyorum Oscarlardan.

Jackman'ın şovu kötü değildi tabii. Hatta güzeldi bayağı. Ama müzikallere kılım niyeyse. Lisede müzikal olduğunu bilmeden izlediğim Moulin Rouge'dan kalma bir kıllık galiba bu. :)

Adsız dedi ki...
The Hurt Locker gerçekten çok güzel bir film. Avatar çıkalı çok fazla bişey olmamıştı, belki seneye. =)

Unknown dedi ki...
Ben açıkçası Avatar'ın en iyi film ödülünü kazanmasını beklemiyordum. Ve illa alsında da istemiyordum. Ben sadece yönetmenlik ödülünün Avatar'a gitmesi taraftarıyım. Yönetmen ödülüne üzüldüm.

En iyi filmde ise yine Hurt Locker'dan daha güzel bir sürü film vardı. Hatta listedeki tüm filmler Hurt Locker'dan daha iyi bir filmdi. Hurt Locker dışında hangi film alsa üzülmezdim. Çünkü hepsi de güzeldi. Ama listedeki sevmediğim tek filmin ödül alması...

Yorum Kuralları:

- Yorumlarınız kişiliğinizi yansıtır.
- İsimsizlik vahşi doğaya özeldir. Yorum yaparken isminizi de bahşedin.
- Türkçe'de q, w ve x harfleri yoktur.
- Noktalama işareti olmayan yazının Arapça'dan farkı yoktur.
- Yorum kutusunun altındaki "E-posta yoluyla abone ol" seçeneği ile yorum takibi yapabilirsiniz.